CHP lideri Deniz Baykal, bu Meclis yılının bitiminin ardından Türkiye’nin bir seçim atmosferine girmesinin kaçınılmaz olduğunun altını çizerek, “2011 yılının Mayıs ayında yapılacak bir seçimle daha kısa bir parlamento yılı yaşanacak” ded. Başbakan Erdoğan’ın AKP Kongresi’nde yaptığı konuşmada 14 ismi telaffuz etmesine de tepki gösterdi ve Bizim bin yıllık tarihimiz içindeki ne kadar saygın isim varsa, onları bir araya getirerek, onlardan medet umarak Türkiye’yi yönlendirmeye çalışıyorlar. Yağma yok, burada CHP var' diye konuştu.
Baykal'ın grup toplantısındaki konuşmasından notlar:
ERKEN SEÇİM: Erken seçim olmaması durumunda, 2009-2010 yılı mevcut parlamentonun tam çalışma yılı olarak gerçekleşecek. 2011 yılı tam tamamlanacak gibi gözükmüyor. Bu parlamento yılı tamamlandıktan sonra Türkiye’nin bir seçim atmosferine yerel seo çalışması girmesi kaçınılmaz olacaktır. 2011 yılının Mayıs ayında yapılacak bir seçimle daha kısa bir parlamento yılı yaşanacak. AKP iktidarında bugün sonun gözüktüğü, finalin ortaya çıktığı bir noktadayız. Bir tarihi dönüşüm aşamasındayız.
VİCDANIM SIZLADI: AKP iktidarının 7. yılını tamamladığı noktada, Türkiye geçen 7 yılda insan hakları, demokrasi, kadın hakları, yargı, düşünce özgürlüğü, kadın erkek eşitliği konularında daha ileri gitti mi, gitmedi mi? Türkiye’de bugün basın 7 yıl öncesine göre daha özgür mü? Hayır. Başbakan’ın çoçukları, yakınları televizyon almış; yolsuzlukların içindeler. Gazetelerin birinci sayfaları, üçüncü sayfa gibi çıkıyor. Bir korku verilmiş. Eğer öyleyse basın özgürlüğü yoktur. Başbakan tarafsız yayıncılık yapmaya çalışan, bunu makul ölçüde muhalefeti de dışlamadan yapmaya çalışan medya grubuna hunharca uygulanan vergi cezaları ile ilgili soruya, “Al Capone da öyle oldu“ demiş. Bu suçlamayı büyük bir anlayışla, olgunlukla, sükunetle karşılamaları karşısında hayranlıklarımı ifade etmek istiyorum. Tarafsız bir vatandaş olarak benim vicdanım isyan ediyor.
DAMAT FERİT’Lİ ELEŞTİRİ: Cumhurbaşkanı ’kendi sorunlarımızı çözmezsek, gelir birileri çözer’ dedi. Türkiye’de rejimin zirvesinde bulunan anlayış buysa, bu bizi çok büyük sıkıntılarla karşı karşıya bırakır. Bir başka ülkenin gelip sorunu başarı ile çözdüğüne dair bir örnek var mı? Birinci Dünya Savaşı sonunda sıkıntılarla karşı karşı kaldık. Ama hiçbirisi, Damat Ferit dahil olmak üzere, ’dışarıdan gelen talimatı aynen uygulamak lazım, sorunlarımız böyle çözülür, bunu yapmazsak, başımız derde girer’ diye açıkça ifade etmeye cesaret edememişti. Onlar sessizce işi götürmeye çalışıyorlardı, mantık oydu. Senin kafandaki sorun tarifi ne? Önce sen, kafandaki o sorun kompleksinden kendini kurtar. Bu çok kaygı verici bir tablodur.
MHP’YE ELEŞTİRİ: 80 yıldır bu işin içindeyiz. Burada yeni olan şu; Türkiye’yi yönetenlerin kafası, bu tip önerilere açık duruyor ilk kez. Öyle durduğu için bu konu böyle akmaya başlıyor. Bugün karşılaştığımız sorunların temelinde, cumhurbaşkanlığı seçimi yatmaktadır. Cumhurbaşkanlığı seçiminde yolu açanlar, bugün önümüze gelen sorunlar karşısında şikayet ederken, bir durum değerlendirmesi yapmalarına ciddiyetle ihtiyaç var.
YAĞMA YOK CHP VAR: Başbakan’ın göndereceğini söylediği mektup gelirse o mektup vesilesi ile kamuoyuna görüşlerimi açıklayacağım. Yapmakta oldukları açılımın, Türkiye’yi parçalayacağı yönünü gözden kaçırabileceklerini düşündüler. Hollywood yıldızlarından medet umdular. Bizim bin yıllık tarihimiz içindeki ne kadar saygın isim varsa, onları bir araya getirerek, onlardan medet umarak, onların arkasına saklanarak, sanki Başbakan’ın niyetlendiği, telaffuza dahi cesaret edemediği işlerin arkasında, o insanlar varmış gibi bir izlenim yaratıp, bir aldatmacayı deneyerek, Türkiye’yi yönlendirmeye çalışıyorlar. Ama yağma yok, burada CHP var.
Kategori : POLİTİKA